11 Ocak 2012 Çarşamba

Habibi



Blankets (2003) yazar ve cizeri Craig Thompson'in son albumu Habibi gecen senenin sonunda nihayet cikti. "Habibi'nin yaratilma asamalarini zaten blogundan (http://www.dootdootgarden.com/) adim adim
takip ediyorduk ve neredeyse 700 kusur sayfalik bu grafik-roman sonunda elimizde.

Bu dev gibi kitabin hakkini verip okumayi bitirince elbette daha detayli bir yorum yazabiliriz ama soyle bir evirip-cevirme ile edindigimiz sonuclari da simdiden paylasabiliriz.

Kitap hakkindaki ilk dikkat cekici unsur elbette hacmi; simdiye dek gorduklerim arasinda -bir toplama olmayan- en hacimli CR eseri oldugunu soyleyebilirim. Ikinci goze carpan unsur ise formati; hard-cover kitabin formati bize oldukca tanidik gelecek: Arapca kaligrafisi, renkleri, suslemesi ve "altin yaldiz"lariyla klasik bir Kuran-i Kerim baskisina veya herhangi bir dini kitaba benziyor. (Bir CR icin cesur bir secim ama hikaye goz onune alindiginda cok da sasirtici degil elbette) Son olarak kitabin sayfalarinda rastegele yapacaginiz bir gezinti bile nasil bir gorsel ziyafetle karsi karsiya oldugunuzu ortaya koyuyor.

Umarim hikaye de gorsellik kadar tatmin edicidir.

8 Ocak 2012 Pazar

Panel Sinirlari


CR'da her panel bir zaman-mekan kesidini anlatir; ve bu paneller belli sinirlarla birbirlerinden ayrilirlar. Bu sinirlar da genellikle dikdortgen cercevelerdir. (Nasil bir romanin yapitaslari cumlelerse, CR'in yapitaslari, "cumleleri" de bu panellerdir)

Fakat bazi durumlarda panel sinirlari da CR dilinin unsuru haline gelir; panelleri birbirlerinden ayirma gorevinin ustune estetik amaclarla ya da bilgi iletim amaciyla klasik dikdortgen formundan uzaklasir:


Klasik bir TV ekrani seklindeki panellerle Astro City sakinleri ile birlikte olaylari TV'den izlerken...

"Astro City - Dark Ages Book3 #2"



Paradigm, Tony'i bir "boyut kapisi"ndan gozetlerken (panel sinirlari boyut kapisina donusurken)...

"Irredeemable #5"

6 Ocak 2012 Cuma

Londra Metrosu

Londra'nin en ikonik "image" larinden biri Londra Metro haritasi.

Pratikligi, renk kodlari, sehir merkezini on plana cikartmasi da oldukca kullanisli kiliyor haritayi.

Ama haritanin bugun bilinen pratik haline gelmesi oldukca uzun surmus, ozellikle 1931 haritanin tarihinde onemli bir yil. Bundan onceki haritalar -gercek cografi yapiya gore duzenlendiginden- zorlugu/karisikligi yuzunden espri konusu olurmus:








Bu kadar ikonik bir goruntunun ticari meta olarak kullanilmamasi dusunulemez elbette;
her yil uzerinde Londra metro haritasi -veya ondan turetilmis resimler- tasiyan milyonlarca obje satiliyor. (Istanbul siluetinin ticaretine yeni basladik henuz, siluetin kendisini bozuyoruz tabii ki bu arada)

Ama bardak-tabak disinda bir de sanatsal acilimi var elbette bu ikonun, daha cok ilgilendigimiz: